Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Tanrılar diyarı sana kapılarını aralıyor
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Kurgu I Toprak, Ateş, Hava ve Su

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Isis Dione Rossi
De Academia - Hademe
De Academia - Hademe
Isis Dione Rossi


Mesaj Sayısı : 72
Kayıt tarihi : 29/07/11
Yaş : 28
Nerden : Italia <3
Kadın

Kurgu I Toprak, Ateş, Hava ve Su Empty
MesajKonu: Kurgu I Toprak, Ateş, Hava ve Su   Kurgu I Toprak, Ateş, Hava ve Su Icon_minitimePaz Tem. 31, 2011 9:43 pm

    Bilge Dei, Naka, bir eline toprak ve ateşi, bir eline su ve havayı aldı. Bunlardan iki şey yarattı. Lucem ve Tenebras. (Melek ve şeytan.) Lucem aynı su gibi duru ve temiz, aklından kötülük geçmeyen bir yaratık oldu. Aynı zamanda hava gibi şeffaf düşündüğünü belli eden, arkadan kin tutmayan özellikler edindi. Bu elementler meleği yüce kılan sembollerdi. Tenebras ise ateş kadar yakıcı, yıkıcı, yok edici bir yaratık oldu. Bir yandansa toprak gibi saklamayı, saklanmayı biliyordu, yalan söylemek onun için kolaydı. Bu elementler şeytanı yüce kılan sembollerdi. Tabi ki meleklerin ve şeytanların uçmak, gelecekten bir şeyler sezmek, Naka kadar kolay olmasa da yaratmak gibi yetenekleri vardı ama melek ve şeytanların kültürleri gibi korudukları şey bu elementlerdi; toprak, ateş, hava ve su. Lucem ve Tenebras gün geçtikçe Naka’yı yadsıyordu. Bütün elementler bir yaratıkta toplansaydı bundan daha güçlü bir zehir bulunamazdı. Ama bu Naka’nın zararınaydı tabii tüm elementlerin toplandığı tek kişi oydu ve o kalacaktı. Toprak, ateş, hava ve su birbirlerinin zıttı elementler olsalar da birbirlerini tamamlıyorlardı. Zamanla avatarlar (bükme gücüne sahip yaratıklar) oluştu. Onlar dört element ile sıkı bir temas halindeydiler. Aynı bir insanın bir hayvanla telepati kurması gibi bir şeydi bu. Ama Naka bükücülerden hiçbir zaman hoşlanmamıştı. Tarih boyunca yıldırım tanrısı, bereket tanrısı gibi bir sürü tanrılar meydana gelmiş ve yok olmuşlardı. Bunların gücü doğayı, yaşamı oluşturan dört elementle bir bağ kurabilmelerinden kaynaklanıyordu. Naka’nın sırrı ise bütün elementleri yönetmesiydi.

    Lucem ve Tenebras yüzyıllarca dostluk içinde yaşadı. Birbirlerinden yardım aldı ve faydalandı. Ta ki insan ortaya çıkana kadar… Naka insanı topraktan yaratmıştı. Saf topraktan. İnsanda şeytanın elementinden yaratılmıştı. Her ne kadar saf olsa da kirliydi o artık. Melek sadece onun sağ köşesinde belirecek ve ‘‘Lütfen yapma bu güzel bir şey değil.’’ diyecekti. Onunla aynı elementten olan şeytan ise onun kararlarını daima destekleyecekti. Artık insan kirlenmişti, o, toprak gibi kapatıcı gizliydi ve hırsı onu kötü yollara çekecekti. Naka Lucem ve Tenebras’dan insanı kollamasını, dünyaya inip onunla birlikte olmasını istedi. İnsanın bir kalbi ve bir beyni vardı. İnsan özenle yaratılmış ve tehlikeli bir silahla ve onun panzehri ile donatılmıştı. Hırs; bu meleği bile yolundan saptıracak bir unsurdu. İnsanın bu donanımı hem melekleri hem de şeytanları büyük bir hırs ve kıskançlıkla doldurmuştu. Artık Naka en iyilerini seçmeliydi.

    Lucem ve Tenebras Naka’dan insan, melek ve şeytan ırkından birini seçip kutsamasını istedi. Biri en iyisi olmalıydı. Ve meleklere göre bu soy melek, şeytanlara göre bu soy şeytan olmalıydı. İnsanlar zaten… Güneş, ay, gezegenler hepsi dünyanın etrafında, dünyada onların etrafında dönüyordu. Bilge Dei ‘‘En çok bileniniz her zaman bir adım öndedir.’’ demişti. Eh bir bilgeden başka bir cevap beklenmezdi. Ama insanların iyi çalışan onlara büyük yardımda bulunacak beyinleri vardı ve bu adil değildi. Bu hırsla insan dünyasına karışıp onları iyice izleyen melek ve şeytanlar bir unsuru fark etti; öğretmen, profesör ya da herhangi bir rütbeyle öğreten kişi. İnsanların okulları ve okullarda bir sürü öğrencileri vardı. Ot gibi yaşamak yerine bir şeyler biliyorlardı. Melekler De Academiae Lucem, şeytanlar De Academiae Tenebras okullarını kurdular. Yıllarını böyle geçirdiler. Çalışarak, öğrenerek ve bilerek... Okullarını bitirmiş büyük yaratıklar bilgiyle bir yere varılmadığını düşünerek, küçük gruplar kurdular. Bu gruplar aynı insanlar dünyasındaki çeteler gibiydi. Melekler şeytanlara, şeytanlar meleklere karşı şiddet içeren bir savaş açmıştı. Bu savaştan hem melekler hem şeytanlar hem de masum insanlar zarar görüyordu. Bir sürü kişi ölüyor, yaralanıyordu. Bir sürü aile bölünüyordu.

    Naka dünyasının böyle zalimce olmasından çok rahatsız oldu. Tüm melekleri ve şeytanları kendi gök sarayında topladı ve De Academiae Tenebras ile De Academiae Lucem’i birleştirdiğini ilan etti. Artık savaşla değil bilgi ile kazanılacaktı. De Academiae Tenebras Lucem’de yılsonunda birinci olan grup bir yetenek kazanacaktı. Bu yetenek şeytanlara hava elementi ile bağ kurmaya başlamaya, meleklere toprak elementi ile bağ kurmaya başlamaya yardım edecekti. Bu durum melekler ve şeytanların hırsını iyice arttırdı. Akademide artık çalışılıyor ve çabalanıyordu. Şimdilik durum 5-5 ilk 10’a varan istediği elementle bağı sağlar. Hadi bakalım kim kazanacak ve Naka’nın, tanrının, gizemini anlayacak. O güç bu dört elementin elinde olmasına bağlı!
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://mysterium-dei.yetkin-forum.com
 
Kurgu I Toprak, Ateş, Hava ve Su
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Mysterium Dei RPG :: Site Kurgusu :: Ana Kurgu-
Buraya geçin: